Covit-19 sonrasında sinema sektörünün günden güne eriyerek konu darlığı çektiği şu günlerde, Hollywood mecrasının bilimkurgu boyutunda, günümüz salgın hastalık meselesini ilgilendirecek boyutta beyazperdede bilindik, ama farklı bir çalışmayı deniyor olması son derece sevindirici. M. Night Shyamalan’ ın yazıp yönettiği ‘Old’, Türkiye’de ‘Zamanda Tutsak’ gibi absürt bir isimle beyazperdede kendisine yer buldu. Christopher Nolan’ ın Inception, Interstellar ve Tenet filmleri beynimize ‘zaman/boyut/gerçeklik’ kavramlarını kazıyınca, bu tür yapımlara benzeyen konulara dikkat etmemiz tesadüf değil.
Covit-19 salgınının laboratuvar ortamında üretilip üretilmediği halen dünyada büyük tartışma konusu iken, özellikle sağlık sektöründe insanların birer denek olarak kullanması hikayesi hepimizin kafasını kurcalayan en büyük mesele. Hint asıllı Amerikalı yönetmen Shyamalan; Glass, After Earth ve Split gibi filmlerde hem bilimkurgu hem de aksiyon bağlamında bambaşka yenilikleri denemişti. Başarılı grafiğini bozmadan ilerleyen genç yönetmenin Old dışında vizyon sırası bekleyen iki filmi daha mevcut. Sinema sektörünün durağan bir çizgide kendisine çıkış aradığı şu günlerde böylesi bir durumun olması son derece mühim!
Old, bir grup insanın tatil yapmak için gittikleri otelde karşılaştıkları bir sorunla yüzleşmelerini kendisine konu ediniyor. Tabi olay bu kadar basit değil. Konunun az biraz detaylarını anlatayım, ama fazlaca spoiler vererek filmle ilgili heyecanınızı mahvetmek istemem. Otel farklı bir amaç için kullanılan bir mekan ve bu mekana gelen insanlar bir sahilde tuhaf bir deneye maruz bırakılıyor. Kanun dışı yapılan deneyde ‘zaman-mekan’ algısının insani boyutta nasıl ilerlediğini hep birlikte izliyoruz.
Filmin biçim olarak Nolan’ın yönetim tarzı yapıda bir olayı kendisine çıkış yapması gerçekten enteresan! Senaryodaki sıkıntılı ilerleyiş, karakterler arasındaki saçma katarsis, olaydaki sekansın birbirini takip etmemesi yapımın büyük kusuru gibi gözükse de, genç yönetmen Shyamalan ilk kez böylesi bir algıya eğilerek cesurca bir kapının açılmasını sağlıyor. Filmi yönetmenin içindeki heyecana bakarak değerlendirecek değilim elbette; fakat ortada duran yapımın ilerleyen yıllarda geliştirilerek ilerletilecek olması beni şimdiden heyecanlandırıyor.
Albert Einstein’ ın ‘Görecelik Kuramı’ sistemindeki ‘Zaman’ algısını merkez yaparak başlayan konu zinciri, insanların dünya zaman dilimi dışına çıkarak hızlıca geçirdikleri anı gösteriyor bizlere. Belli hastalıkları olan insanları bir sahilde toplayan Old; bu insanlar üzerinden tıbbi bir rezaleti de gözler önüne sermiş. Oyuncu kadrosunun fazlaca zayıf kaldığı film, sadece oluşturduğu fikir biçimiyle izlenebilir diyebilirim!
Filmle ilgili puanım 10 / 7
yasam.kaya@gmail.com